No mirror ever became iron again; No bread ever became wheat; No ripened grape ever became sour fruit. Mature yourself and be secure from a change for the worse. Become the light.
buraya yazdıklarımın herkes tarafından okunması için ingilizce yazmak istesemde bazı zamanlar ana dillimin bana bahşettiği şeyleri anlatacak kelimeleri bulamıyorum. evet yetersizlikte var işin içinde, evet biraz üşengeçlik ama bugün söylemek istediklerimi 5 er saniye rötarla düşünerek yazmak istemiyorum.
yaşadığım bu zamanı hayatımda dönem dönem hatırlayacağıma eminim. kaderin biraraya getirdiği birçok olay 2009 un mayıs ayında gerçekleşti.
bu ay sonu itibariyle işsiz olacağım, hayatımda ilk defa işsiz olucam. bu bir. hayatıma yıllar sonra girip, bana kendini hatırlatan anılarla yaşacağım bir süre. bu iki. 2,5 seneden sonra ne yapacağımı tekrar ama farklı düşeneceğim uzun günler yaşacağım.bu üç. çok karışık günlerdi, hala düşünüyorum karar veremiyorum. kendimi çok kötü hissettiğim anlar yaşıyorum bazen herkes gibi, şehir, hormonlar, aile, geleceğim herşeye çok kafa yoruyorum.
ama bunların en güzel yanını buldum, bütün bunları gerçek arkadaşlarımla paylaşmak. şanslıyım ki başımı döndürecek kadar çok değiller. kimleri aramam grektiğini biliyorum, çoğu zaman onlar hemen karşıma çıkıyorlar. bazen en güzeli,en beklenmeyeni. hepsi değerli hepsi biricik. itiraf ediyorum çoğu zaman "hayırsız" tabir edilen insanlardan olabiliyorum, ama herkesin bilmesini istiyorum ki bu insanlara şükran duyanlardanım. bunları hangi dilde olursa olsun buradan yazmak istedim, belki bugüne kadar yeteri kadar itiraf etmemiş olabilirim.